Kuzeyin soğuk denizlerinden Ayasofya ‘ya…Vikingler…

Kuzeyin soğuk denizlerinden Ayasofya ‘ya… Vikingler…

İskandinavya’ nın soğuk denizlerinde farklı kabile ve bölgelerde yaşayan dev insanlar Vikingler… Günümüzde “Danimarka, İsveç, Norveç ” diye bildiğimiz İskandinavların Ataları olan Varyaglar ve Normanlar ’ın genel adı olan “Viking” adı erken dönem İskandinav dillerinde “korsan” anlamına gelmektedir. Bilinenin aksine savaşçı bir toplum yapıları olmayan, kabileler halinde farklı yörelerde yaşayan Vikingler tarım ve balıkçılık ile geçimlerini sağlarlar. Yiyecek ihtiyaçlarının büyük bir kısmını denizlerden sağlamak zorunda olan Vikingler, balıkçılık ve tekne yapımında ustalaşırlar. Öyle ki 7. yüzyılda uzak denizleri geçebilen ilk tekneleri onlar yapmışlardır.

Soğuk denizlerin verdiği dayanıklılık, uzun iskelet ve güçlü kas yapıları ile de iyi bir savaşçı olan Vikingler M.S. 8. Yüzyılda yaptıkları açık deniz tekneleri ile batıya doğru deniz fetihleri düzenlerler. Usta bir denizci ve yılmaz bir savaşçı olan Vikingler ilk olarak İzlanda ’yı ve Kanada ’yı ele geçirerek sömürgeleştirir. Rüzgarda yelken, olmasa kürek çekerek hareket eden bu tekneler zamanın en uzun güvertesine sahip olup bir çok kişiyi taşıyabilmektedir. Pruvasında devasa ejderha başı oyması ile de düşmanlarına korku salmayı bilmişlerdir.

Ejderha başlı pruvaları ve dev kürekleri ile İngiltere kıyılarına ulaşan Vikingler köylere ve manastırlara saldırırlar. Kendilerinin neredeyse iki katı olan bu devasa insanları ilk defa gören İngilizler için Vikingler insan yiyen devlerdir. Yağma ve işgale şahit olup kaçmayı başaran keşişler Vikingleri medeniyetsiz, katil devler olarak anlatırlar. Britanya dev hikayelerinin bir çoğu da hala kin ve öfke ile anılan Vikinglerden gelmektedir. Zengin manastırları ve dağınık derebeyleri birer birer işgal ederek zenginliklerine zenginlik katan bu insanlar 8. Ve 11. Yüzyıla “Viking çağı” adını verirler.

Uzak deniz tecrübeleri artan, savaşçı yetenekleri ve taktikleri gelişen Vikingler sadece İngiltere ’ye değil başta Fransa olmak üzere tüm Avrupa ’yı fetihlere girişirler. Normanlar batıya Vargaylar doğuya yönelir. Normanlar Sen Nehrinde ilerleyerek adım adım Paris’e yaklaşırlar. Paris ’i işgalini ikinci kuşatmalarında gerçekleştiren Vikingler, tonlarca altın ve gümüş karşılığında şehri terk etmeyi kabul ederler. Fransa ’nın Normandiya, Almanya’nın Hamburg gibi işgal ettikleri bölgelere koloni halinde yerleşen Vikingler tarımla uğraşarak kültürlerini sürdürürler.

9. yüzyıl ortalarında Vikingler için efsane olan en uzak ve en büyük şehir olan Miklagard ’a gitmek isterler. Malumunuz o dur ki bu şehir İstanbul ’dur. O sıralarda Bizans İmparatorluğunun başkenti olan İstanbul kalabalık çarşıları, görkemli anıtları ile karanlık ortaçağın parlayan yıldızıdır. İyi bir savaşçı, genç komutan “Halvdan” uzak denizleri aşarak hayran olduğu İstanbul ’a ulaşır. Justinyanus’un güzelliği dillere destan Thedora ’sı için yaptırdığı Ayasofya ’yı görmek ister. Elini kolunu sallaya sallaya Ayasofya ’yı giremeyeceğini anlayınca da bir ayine katılarak kutsal mabede girer. Muhtemelen ayinden sıkılarak ikinci kata çıkar ve mermer korkulukları kazımaya başlar. Bizanslılar bu yazıların mermer çiziği olduğunu düşünerek önemsemez. Derken Ayasofya Osmanlının olur Osmanlı da bu tuhaf çizikleri önemsemez. Peki Dünyanın insan eliyle yaptığı görkemli ilk mabedlerden biri olan Ayasofya ’ya nın mermer korkuluklarına bu Vikingli ne yazmıştır. Vikingçe “Halvdan buradadır ” yazmış en büyük mabede adını kazımış! Pes… bence Çorumlu ‘nun atasıdır.

Son yapılan çalışmalarla dizilerde, filmlerde yakan, yıkan, savaşan barbar bir topluluk olarak anlatılan Vikinglerin aslında ortaçağın karanlığında boğulan Avrupa ‘dan daha köklü teknik, yasa ve geleneklere sahip oldukları bilinmektedir. Bilinenin aksine Avrupa ‘nın keşiflerinden çok önce geniş bir deniz ticaret ağı kurmuşlar, tarımda ilerlemiş ve gemi yapım tekniklerini geliştirmişlerdir. Pis oldukları, yıkanmadıkları yalanının aksine suyu seven, dış görünüşüne özen gösteren, saçlarının bakımını ve örgü modelini yapan insanlardır. Avrupa da kadınlar köle olarak satılırken, Viking kadını savaşcı ve erkeğini kendi şeçen güçlü imajları ile saygı duyulan varlıklardır.

İlginçtir ki İskandinavlar, efsaneye göre Atalarının “turkland” diye bir ülkeden geldiklerine inanmaktadır.Ayrıca eski kaya yazıtları da Orhun Kitabelerindeki Türkçeye çok benzemektedir. Acaba Vikingler de Türklük var mıdır?…

Murad-ı Kelam